Türkiyede 1938'de Atatürkün ölümünden sonra değişen pek birşey olmadı.Yerine kendisiyle aynı kafadan olan İsmet İnönü gelmişti.Bu dönemi ehemmiyetsizliğine binaen tartışmamayı tercih ederdim.Çünkü ben ömrümde böyle bir rezil Cumhurbaşkanı görmedim.Bu adamı buraya getiren CHP içinde yaltakçılarıdır.1937'de Başbakanlık koltuğundan inmiş ancak egemenliğini elden bırakmamıştır.Zaten Atatürkün ve İsmet İnönünün ideallerini desteklemek için kurulan 2.TBMM'nin İsmet inönüyü seçmesi garip olmasa gerek.Velhasıl bunlara ek olarak orduylada arayı iyi tutarak Atatürkden sonra kolayca tahta oturmuştur.
Kendise hedef olarak "Türkiyenin Yeni Atatürkü" olmayı koyan bu şahsiyet hiçbir zaman Atatürk kadar faydalı(!) olamamıştır.Ama hakkını yemeyelim genede yaptığı icraatlarla kendini,en azından bu kıyaslamayı yapacak kadar kanıtlamıştır.Dönemin Başbakanı Celal Bayardanda kurtulunca tek başına 12 yıl ülkeyi yönetmiştir..Kendisi zamanındada Atatürkün Türkçe ezan ve dua gibi saçmalıkları son sürat devam edince cemaat camilere gitmeyi bırakmıştır.Bunu bahane ederek Osmanlıdan kalan camilerimizi depolara ahırlara kışlalara dönüştürmüştür.1939'da 2.Dünya savaşı patlak verince İsmet İnönü savaşa girmemeye yönelik bir politika izlemiştir.Savaşa girmememize rağmen ülkede oluşan ekonomik ve toplumsal sıkıntılar inanılmaz boyutlardadır.Osmanlı hazinesini Atatürk kadar kullanma fırsatı bulamamıştır kendisi.Ancak böyle bir arefede çıkış yolu olarak dönemin Başbakanı Şükrü Saracoğlunun,CHP'nin gizli gerçekleşen grup toplantısında belirlediği hedefler vardır.Kendisi "Varlık Vergisi" adı altındanda zenginlerden yüksek vergiler alarak devletin ekonomik düzenini ve devleti bağımsız yapmayı hedeflemiştir.Ama tabiki bu yasanın uygulanışı malesef böyle olmamıştır sadece varlık sahibi ve yüksek gelirlilerden alınması gereken bu vergi memurlardan hatta çiftçilerden bile alınmıştır.Adeta 2.Dünya Savaşının faturası millete kesilmiştir...Bir diğer önemli hususa gelirsek,İsmet İnönünün kişisel yaşamı bizi ilgilendirmez tabi ama bu kişilik gidip bir ülkenin kaderini belirleyecek Lozana sarhoş bir şekilde giderse(Ayyaş olduğu bilinir ama sarhoş bir şekilde lozana gitmesi,böyle birşeyin bir kanıtı olması zaten mümkün olmadığından iddiadan öte değildir.)özel hayatıda ilgilendirir herşeyi ilgilendirir..Şuanda bazılarınızın iddialarla konuşma dediğini duyabilir gibiyim.Velevki Lozan görüşmelerine sarhoş şekilde gitmedi(Aklı başında bir insanın yapmayacağı işlere imza atmış olsada)bu şahsiyet neden elin Yunanıyla kadeh tokuşturur(Belgeli)? İçkiyi çok sevdiğinden değildir herhalde yada 12 adayı vermeyi kutluyordur belkide bilemeyiz..Kurtuluş Savaşından sonra,savaş sırasında Sakaryaya kadar çekilen Türk ordusunun peşinden şehirleri köyleri yağmayarak,yıkarak gelen Yunanlılardan bunların hesabı sorulacak demişti.Ne değişmiştide Osmanlıdan ilk ayrılan bu şahsiyetsiz hainlerle kadeh tokuşturuyordu? İsmet İnönü hayatı başarısızlıklarla dolu bir adamdır.Günümüzde büyük bir azınlıkda olsa halen daha kendisini olup olmadığı tartışmaya açık olan "İnönü Savaşları" ile övenler var,bu adamın 12 yıllık "Milli Şeflik" döneminde yaptığı elle tutulur bir faaliyet yok..Kendisi son zamanlarında anlattığı hatıralarını "İsmet İnönü Hatıralar" adlı kitapda yazdığı şekilde anlatmıştır.Bu kitabı şiddetle okumanızı öneririm.Zira kendisi burada çok şeyi itiraf ediyor.Atatürk hakkındada yaptığı itiraflar yüzünden son zamanlarda "şamar oğlanı" olup kendisini sahiplenen CHP kesimi iyice azalmıştır.Yapılan bütün zulümler kendisinin dönemine yıkılmaya çalışılmıştır.Son olarak yaptığı bir katliamı daha sizlerle paylaşarak tarihimizdeki bu hainin Osmanlı zihniyetinden ne kadar uzak olduğunu göstereyim.Yüzyıllarca Osmanlı ile yaşamış Türk kökenli Azeri 146 kardeşimiz 2.Dünya Savaşı sırasında Stalin faşitinin zulmünden kaçarak Türkiyeye sığınmışken İsmet İnönünün emriyle Ruslara geri teslim edilmiştir.Türk tarihinde gizlenen birçok şey gibi bu olayda yıllarca gizlenmiş ilerleyen zamanlarda belgeleriyle ortaya çıkmıştır.Size sığınan onca insanı kurşuna dizsinler diye Ruslara geri vermek ancak kalpsizlerin yapacağı bir iştir..Böyle şerefsizce bir görevi bulunduğu konum itibariyle yapmak zorunda kalan Türk Komutan olayın ardından 146 kişinin öldürüldüğünü öğrenince intihar etmiştir...Daha anlatacaklarım olmasına rağmen bu yazımı burda bitiriyorum.Zira benim bu konuya bu kadar yazmam bile israf.Zaten şuanda(Ne tür hainlikler yaptığını tam olarak bilmeselerde)hemen herkes İsmet İnönünün tarihimizin yüz karası olduğunu biliyor..Kendisi 1946 yılında kurulan Demokrat Parti ile seçim yarışına girmiş halkın yarısından çoğunun desteklediği Demokrat Parti "Açık Oy,Gizli Tasnif" gibi rezillikten öte bir sistemle yenilgisi Türkiye tarihlerinde yerini almıştır.1946 seçimlerinden bunca kişinin desteklediği Demokrat Parti nasıl böyle bir hezimet aldı sorusuna ise çok farklı iddialar vardır.(Kadir Mısıroğlu oylar tamamen yer değiştirilmiştir diyor)Hangi iddia doğru bilemem ama açık oy , gizli tasnif gibi bir sistemden adalet beklenemezdi zaten..1950'de değişen bu adaletsiz sistem etkisini direk gösterek Demokrat Partiyi %52 gibi bir oy ile iktidara gelip ülkeyi daha büyük tarihi felaketlerden kurtarmıştır.

